
Table of Contents
ABD Politik Belirsizliği Küresel Ekonomiyi Etkiliyor: S&P’den Büyüme Tahminlerinde Revizyon
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), son açıklamasında ABD politikalarındaki belirsizliklerin küresel ekonomiye olan etkilerine dikkat çekti. Özellikle gümrük tarifeleriyle ilgili artan karmaşa ve öngörülemezlik, S&P’nin büyüme beklentilerinde aşağı yönlü bir revizyona gitmesine neden oldu. Bu durum, yalnızca ABD ekonomisini değil, küresel makroekonomik dengeleri de derinden etkiliyor. S&P’nin raporunda, tüketici güvenindeki düşüş, pay piyasalarındaki değer kayıpları ve ekonomik büyüme tahminlerindeki gerileme gibi unsurlar öne çıkıyor. Peki, bu gelişmeler dünya ekonomisi için ne anlama geliyor? Gelin, detaylara yakından bakalım.
ABD Politik Belirsizliği ve Küresel Makroekonomi
S&P’nin açıklamasına göre, ABD’deki politika belirsizliği, özellikle gümrük tarifeleri konusundaki tutarsızlıklarla kendini gösteriyor. Bu belirsizlik, küresel makroekonomik ortamda baskın bir faktör haline gelmiş durumda. Tüketici güveni gibi kritik göstergelerde görülen düşüş, ekonomik aktivitenin yavaşlayabileceğine dair endişeleri artırıyor. Ayrıca, ABD pay piyasalarında değerlemelerin gerilemesi, yatırımcıların risk algısının yükseldiğini ortaya koyuyor. S&P, ekonomik faaliyetlerin ve somut verilerin şimdilik direnç gösterdiğini belirtse de, tüm dikkatlerin ABD tüketimi ve istihdam verilerine çevrildiğini vurguluyor. Bu iki gösterge, önümüzdeki dönemde ekonominin yönünü belirlemede kilit rol oynayacak.
Raporda, ABD ekonomisine yönelik gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyüme tahminlerinin bir önceki projeksiyona göre düşürüldüğü ifade ediliyor. Bu revizyonun temel nedenleri arasında, ABD’nin uyguladığı gümrük tarifelerinin yarattığı olumsuz etkiler ve ülkenin büyümesindeki daha sert düşüşün diğer ekonomilere yayılması yer alıyor. S&P, bu durumun küresel ticarette dalgalanmalara yol açtığını ve özellikle ithalat-ihracat dengesi hassas olan ülkeleri zor durumda bıraktığını belirtiyor.
S&P’ye Göre Avrupa ve Çin’in Durumu
S&P’nin analizinde, Avrupa ekonomisinin bu yıl daha düşük bir büyüme performansı sergileyeceği öngörülüyor. Ancak, bu durumun 2026’dan itibaren tersine dönebileceği belirtiliyor. Avrupa’da savunma ve altyapı harcamalarının artması, ekonomik toparlanmayı destekleyebilir. Özellikle NATO ülkelerinin savunma bütçelerini artırma eğilimi ve altyapı yenileme projeleri, Avrupa ekonomisine uzun vadede nefes aldırabilir. Buna karşılık, Çin’in ekonomik görünümünün durağan olduğu ifade ediliyor. Çin, küresel ticaretteki belirsizliklere rağmen iç talebi ve ihracatı dengelemeye çalışsa da, büyüme hızında kayda değer bir sıçrama beklenmiyor.
Riskler Aşağı Yönlü
S&P, beklentilere yönelik risklerin ağırlıklı olarak aşağı yönlü olduğunu vurguluyor. Raporda, “ABD’de uzun süredir devam eden politika belirsizliğinin talep üzerindeki etkilerini izliyoruz. Bunların gerçekleşmesi halinde büyümede önemli bir yavaşlama olacaktır,” deniyor. Bu ifade, ABD ekonomisindeki herhangi bir tökezlemenin domino etkisiyle küresel ekonomiyi vurabileceğini gösteriyor. Özellikle ticaret savaşlarının yeniden alevlenmesi durumunda, ithalat yapan ülkeler ciddi bir maliyet artışı ile karşı karşıya kalabilir.
Güncel Tarife Varsayımları ve Büyüme Tahminleri
S&P’nin güncel tahminleri, ABD’nin uygulayacağı gümrük tarifelerine dair belirli varsayımlara dayanıyor. Buna göre, 2025 boyunca Kanada ve Meksika için %10, Çin için süresiz ek %20, tüm çelik ve alüminyum ithalatı için süresiz %25, ayrıca otomobil, ilaç ve çip ithalatı için %10 tarife uygulanacağı öngörülüyor. Bu tarifeler, ABD’nin ticaret ortaklarıyla ilişkilerini yeniden şekillendirebilir ve küresel tedarik zincirlerinde aksamalara yol açabilir.
Küresel ekonomik büyüme tahmini bu yıl için %3 olarak korunurken, 2026 için %3,1’den %3’e düşürüldü. ABD ekonomisine yönelik büyüme öngörüsü ise 2025 için %1,9’da sabit kalırken, 2026 için %2’den %1,9’a revize edildi. Bu, ABD ekonomisinin önümüzdeki yıl da toparlanma konusunda zorluklarla karşılaşabileceğini gösteriyor. Avro Bölgesi’nde ise bu yıl için büyüme tahmini 0,3 puan azalarak %0,9’a düşürüldü, ancak 2026 için 0,1 puan artırılarak %1,4’e çıkarıldı. Bu, Avrupa’nın kısa vadede daralma yaşasa da orta vadede toparlanma potansiyeline sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Diğer Ülkelerdeki Revizyonlar
S&P’nin raporunda, bu yıla dair büyüme beklentileri Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, Japonya, Hindistan, Meksika ve Güney Afrika için de aşağı yönlü revize edildi. Almanya ve Japonya gibi ihracat odaklı ekonomiler, ABD’nin tarife politikalarından doğrudan etkilenebilir. İngiltere ise Brexit sonrası toparlanma sürecinde ek zorluklarla karşılaşabilir. Hindistan ve Meksika gibi gelişmekte olan ülkeler ise küresel talepteki yavaşlamadan olumsuz etkilenebilir.
Belirsizlik Hâkim
S&P’nin bu raporu, küresel ekonominin kırılgan bir dengede olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. ABD politikalarındaki belirsizlik, yalnızca yerel ekonomiyi değil, tüm dünyayı etkileyen bir faktör haline gelmiş durumda. Gümrük tarifelerinin yarattığı baskı, tüketici güvenindeki düşüş ve piyasalardaki dalgalanmalar, önümüzdeki dönemde ekonomik aktörlerin temkinli hareket etmesini gerektirebilir. Avrupa’nın savunma ve altyapı harcamaları ile toparlanma umudu taşıması bir yana, Çin’in durağan görünümü ve diğer ülkelerdeki aşağı yönlü revizyonlar, küresel büyümenin önünde ciddi engeller olduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak, S&P’nin büyüme tahminlerindeki bu revizyonlar, dünya ekonomisinin bir dönüm noktasında olduğunu işaret ediyor. ABD’nin politika yönelimleri netleştikçe, bu tahminler de yeniden şekillenebilir. Ancak şu an için, belirsizlik ve aşağı yönlü riskler, küresel ekonominin ana temaları olmaya devam ediyor. Önümüzdeki aylarda ABD tüketimi ve istihdam verileri, bu tablonun daha net bir şekilde ortaya çıkmasında belirleyici olacak. Küresel piyasalar ise bu verilere kilitlenmiş durumda.