Table of Contents
Portekiz Cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa, 11 Mart’ta Meclis’te yapılan güven oylaması sonrasında sağ görüşlü azınlık hükümetinin düşmesinin ardından 18 Mayıs’ta erken genel seçime gidilmesi kararını aldı.
Cumhurbaşkanı De Sousa, dün Meclis’teki tüm siyasi partilerin liderleriyle yaptığı görüşmenin ardından bugün Devlet Konseyi’ni toplayarak, Meclis’in feshedilmesi ve “siyasi partilerin çoğunluğunun talebiyle” 18 Mayıs’ta erken genel seçime gidilmesi kararını açıkladı.
Başbakan Luis Montenegro hakkındaki yolsuzluk iddialarından dolayı hükümetin düşmesinin “beklenmedik ve alışılmadık bir gelişme” olduğunu belirten De Sousa, “Portekiz’de bu panorama, demokrasimizde ilk kez bu şekilde ortaya çıktı. Politikalarla ilgili değil, güvenilirlikle, yani başbakanlık görevini yürüten kişinin ahlakıyla ilgili bir çatışma.” dedi.
Cumhurbaşkanı De Sousa, Montenegro ile ilgili mevcut krizin seçim tartışmalarının önemli bir bölümünü oluşturacağının farkında olduğunu kaydederek, siyasi partilere “ekonomi, istihdam, enflasyon kontrolü, eşitsizlikler veya eğitim gibi Portekizlileri ilgilendiren konulara odaklanmaları” çağrısında bulundu.
Henüz birinci yılını doldurmayan sağ görüşlü azınlık hükümetinin düşmesinin sebebi, Başbakan Montenegro’nun kendisinin kurduğu ve siyasette aktif olduktan sonra hisselerini eşi ve iki çocuğuna devrettiği “Spinumviva” adlı bir aile şirketiyle bağlantılı olarak hakkında çıkan yolsuzluk iddiaları olmuştu.
Portekiz’de diktatörlük döneminin sona erip 1974’te demokrasinin geri dönüşünden bu yana ikinci kez bir hükümet güvenoyunda düşerken, ilki 48 yıl önce 1977 yılında olmuştu.
Başbakan Montenegro, ilki 21 Şubat’ta aşırı sağcı Chega, ikincisi 4 Mart’ta Portekiz Komünist Partisi (PCP) tarafından sunulan iki gensorunun Meclis’te reddedilmesine rağmen azınlık hükümetinin yaşadığı siyasi krizi atlatabilmek için güvenoyuna gitmek zorunda kalmıştı.
Meclisteki oylamada hükümet düşmüştü
Meclisteki oylamada 230 milletvekilinden 142’sinin “hayır”, 88’inin “evet” oyu ile hükümet düşmüştü.
Siyasi krizden çıkamayan Portekizliler son üç yılda üçüncü kez sandığa gitmek zorunda kalacak.
Portekiz basınında yayımlanan son anketlerde hükümetin yaşadığı krizin etkisiyle ana muhalefetteki Sosyalist Partinin (PS) oylarını artırdığı ve gelecek seçimin kazananı olacağı belirtiliyor.
Azınlık hükümeti 1 yılını doldurmadı
Şu anda Avrupa Birliği Konseyi Başkanı olan Antonio Costa, bir yolsuzluk soruşturmasında şüpheli olarak adının geçmesinden dolayı Portekiz’de Kasım 2015’ten itibaren yürüttüğü ve son olarak 30 Ocak 2022’deki erken seçimde tekrar seçildiği başbakan görevinden Kasım 2023’te istifa etmiş ve 10 Mart 2024’te bir kez daha erken genel seçime gidilmişti.
Montenegro, yaklaşık 11 ay önce yapılan erken genel seçimlerin ardından 80 milletvekiline sahip, PSD (78) ve Hristiyan Demokratların (2) ittifakı olan Demokratik İttifak (AD) ile 2 Nisan 2024’te azınlık hükümeti kurmuştu.
Montenegro hakkındaki iddialar
Portekiz basınında çıkan haberlerde, Montenegro’nun kurduğu ve 2022’de PSD başkanı seçildikten sonra hisselerini eşi ve iki çocuğuna devrettiği Spinumviva, ülkedeki birçok otel ve kumarhanenin imtiyazına sahip olan Solverde firması ile bazı işler yaptığı ve aynı zamanda avukat olan Montenegro’nun 2018-2022 yıllarında devletle kumarhane imtiyazları konusunda yapılan önemli müzakerelerde Solverde’nin yasal temsilcisi olduğu iddia ediliyor.
Solverde firması çıkan haberlerin ardından 4 Mart’ta “şirketin ismini korumak” için Spinumviva ile olan sözleşmesini iptal ettiğini duyurmuştu.
Marcelo Rebelo de Sousa kimdir?
Lizbon Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi, anayasa hukuku ve idare hukuku alanında uzmanlaştı. Portekiz’deki çeşitli üniversitelerin hukuk fakültelerinde öğretim üyesi olarak görev aldı, ayrıca gazetecilik yaptı. Sosyal Demokrat Parti (PSD) üyesi olarak bu partiden milletvekili seçildi. 1982 yılında Parlamento İşleri Bakanı oldu ve bir yıl bu görevi sürdürdü.
1996 yılında PSD genel başkanı oldu 1998 yılında Halk Partisi ile Demokratik İttifak adı verilen ittifakı oluşturdu ancak Halk Partisi’nin lideri Paulo Portas ile aralarında çıkan anlaşmazlığın üzerine 1999’da parti başkanlığından istifa etti.
Portekiz Cumhurbaşkanı Aníbal Cavaco Silva tarafından 2006 yılında Danıştay üyeliğine atandı, ayrıca 2000-2001 yılları arasında da Danıştay üyeliği görevinde bulundu.
2016 yılında yapılan Portekiz cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olup PSD tarafından desteklendi. İlk turda cumhurbaşkanı seçildi ve 9 Mart 2016 tarihinde görevine başladı.