MAAŞ BEKLENTİSİNDE CİNSİYETLER ARASI YÜZDE 19 FARK VAR

Yılda 1,9 milyon kişinin yeni işini bulmasına doğrudan katkı sağlayan Kariyer.net, başlattığı “Adını Koyalım” hareketi ile cinsiyete dayalı eşitsizliklerin adını koymaya davet ediyor ve maaş beklentilerine değiniyor. İş dünyasında yaşanan ancak Türkçe’de henüz tam karşılığı olmayan bu kavramlara halkın belirlediği isimler için oylama süreci devam ediyor.

Adını Koyalım hareketi; iş hayatında sıkça rastlanan ve bazı dillerde tanımı da olan fakat Türkçe karşılığı bulunmayan cinsiyet eşitsizliklerine dikkat çekerek toplumsal farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Bu kapsamda Kariyer.net sadece eşitsizlikleri isimlendirmek için hareket başlatmakla kalmadı, bu durumların boyutunu gözler önüne serecek veri analiz sonuçlarını ve araştırma çıktılarını paylaştı.

Maaş beklentisinden yönetim kadrolarına kadar cinsiyete dayalı eşitsizlikler dikkat çekiyor

iLab grup şirketlerinden Kariyer.net, 2024’te 1.6 milyondan fazla iş başvurusu sırasında adayların paylaştığı maaş beklentilerini analiz etti. Maaş beklentisi paylaşılan 4 bini aşkın pozisyon arasında kadın ve erkeklerin beklentileri üzerinde anlamlı farklar görüldü. Analize göre kadınların ortalama maaş beklentisinin erkeklere kıyasla %10 daha azdı.

2025’te veri analizi kapsamını genişleten Kariyer.net, 10 milyondan fazla maaş beklentisini mercek altına aldı. 6 bin farklı pozisyon için paylaşılan maaş beklentileri arasındaki fark geçtiğimiz yıla kıyasla daha yüksek çıktı. Kadınların ortalama maaş beklentisi erkeklere kıyasla %19 daha düşük kaldı. 

Kariyer.net verilerine göre ise istihdamdaki kadın-erkek oranına daha detaylı bakıldığında üst düzey yönetici seviyesinde anlamlı bir fark görüldü. 2024’te olduğu gibi 2025’te de iş dünyasında her 10 liderden sadece 3 tanesinin kadın olması, üst düzey yönetici kademesinde de cinsiyet eşitliliğinin sağlanması için adımlar atılması gerektiğini gösteriyor. 

Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal: “Farkındalık, değişimin ilk adımı”

Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal, Adını Koyalım hareketinin kadınların iş hayatında karşılaştığı zorlukları görünür hale getirmek için önemli bir adım olduğunu belirterek şunları söyledi: “Kariyer.net olarak, istihdam ekosisteminde adil ve eşit fırsatlar sunulması gerektiğine inanıyoruz. İş hayatında var olan eşitsizlikleri ancak onları tanımlayabildiğimiz ve adını koyabildiğimiz zaman ortadan kaldırılması için harekete geçebiliriz. Kadınların iş yerinde karşılaştığı görünmez bariyerleri fark edebilmek, bu sorunları çözebilmek için atılacak ilk adımdır.”

Fatih Uysal, farkındalığın önemine vurgu yaparak  “Şu ana kadar binlerce kişi bu sürece katkı sundu ve oylama hâlâ devam ediyor. İş dünyasında cinsiyet eşitliğini sağlamak hepimizin sorumluluğu. Bu hareketin bir parçası olmak ve iş hayatındaki görünmez ayrımcılıkları görünür kılmak için herkesi tr.kariyer.net/adinikoyalim üzerinden oylamaya davet ediyorum”dedi.

İş hayatında yaşanan eşitsizlikler: Önde giden kelime önerileri

Adını Koyalım hareketinin oylama sürecinde bazı terimler öne çıkmaya başladı. İş dünyasında kadınların maruz kaldığı yaygın ama adı konulmamış bu durumlar için önerilen Türkçe isimler, toplumun bu konulara ne kadar duyarlı olduğunu gösteriyor. İşte şu ana kadar en fazla oy alan terimler ve anlamları:

 Mansplaining → “Erbilmişlik”

Tanımı: Erkeklerin, kadınlara fazladan ve küçümseyici bir dille açıklama yaparak uzmanlıklarını sorgulaması. Örneğin, bir kadın alanında uzman olsa bile, bir erkek ona bilgiyi tekrar ve gereksiz bir açıklamayla sunar.

Only Woman in the Room → “Sembolik Temsil”

Tanımı: Bir ekipte ya da yönetim kurulunda sadece bir kadının bulunması ve bu kadının varlığının çeşitlilik sağlıyor gibi gösterilmesi. Kadınların iş dünyasında yeterince temsil edilmediği sektörlerde sıkça rastlanan bir durumdur.

Gaslighting → “Düşünce Karartması”

Tanımı: Bir kişiye sistematik olarak kendi algılarını, hafızasını veya duygularını sorgulatmaya yönelik manipülatif bir tutum. İş dünyasında kadınlar, çoğu zaman farkında olmadan, düşüncelerinin veya hislerinin geçersiz olduğu yönünde yönlendirilerek güvenlerini kaybetmeye itilebilir.

Türkiye’de Ücret Kavramı

Ücret, işverene tabi belirli bir iş yerine bağlı olarak çalışan personele hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. Yabancıların Türkiye’deki mevzuatta genel olarak karıştırdıkları konu, herhangi bir isimle yapılan ödemeden sosyal güvenlik primi ya da gelir vergisine tabi tutulmadan ödenip ödenemeyeceği konusudur. Belirli istisnalar dışında genel olarak ayni veya nakdî ödemelerden sosyal güvenlik (SGK) primi ve gelir vergisi kesilmesi esastır. Kesilen sosyal güvenlik priminin bir tavanı varken, gelir vergisi artan oranlı olarak uygulanmaktadır ve kümülatif gelir dikkate alınarak hesaplanmaktadır.

Brüt Maaş Kavramı: Türk İş Hukukunda, brüt maaşın tanımı çalışanlar tarafından kazanılan maaş olarak yapılmaktadır. Ancak, devletin çalışanların sosyal güvenlik ve vergi yükümlülüklerine istinaden zorunlu olarak kesinti uygulaması dolayısıyla, bu tutar çalışanların eline tam olarak geçmemektedir. Bu kesintiler brüt maaş üzerinden uygulanır ve çalışanlar adına işverenler tarafından ilgili mercilere ödenir. Kesintilere tabi olan bu kalemler için yapılacak ödemelerden aslında çalışanlar sorumlu olmakla birlikte, bu tutarların ödemesini ve tahsilatını işverenler ve devlet için kolaylaştırmak için, işverenlerin aracı olduğu bir kaynakta kesinti yoluna gidilmiştir. Bu kesintiler, gelir ve damga vergileri, SGK işçi primi ve işsizlik sigortasını içermektedir.

Brüt Maaş = Net Maaş + SGK İşçi Primi + İşsizlik Sigortası (İşçi Payı) + Gelir Vergisi + Damga Vergisi

Net Maaş Kavramı: Net maaş, brüt maaşın kesintilerden sonra kalan miktarını ve çalışanın eline geçen toplam tutarı temsil etmektedir.

Net Maaş = Brüt Maaş – SGK İşçi Primi – Gelir Vergisi – Damga Vergisi – İşsizlik Sigortası (İşçi Payı)

İşveren için Çalışanın Toplam Maliyeti = Brüt Maaş + SGK İşveren Primi + İşsizlik Sigortası (İşveren Payı)

İşveren, SGK işveren primi ve işsizlik sigortası kalemleri için kesinti uygulamakla yükümlü olduğundan, çalışanın işveren üzerindeki toplam maliyet yükü brüt maaştan daha yüksek olmaktadır. Kısaca, bu fark belirtilen kesintilerin işveren payından kaynaklanmaktadır.

Farklı Şekillerde Ödeme

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.

Ücretin Ödenme Koşulları

Ücret, çalışanın banka hesabına para olarak ödenir. Senet, mal veya benzeri herhangi bir şekilde ödenemez. Döviz tipinden belirlenmişse, ödeme günündeki döviz alış kuruna göre Türk parası cinsinden ödenebilir. Ödeme süresi; en az haftada bir, en çok ayda bir yapılacak şekilde düzenlenebilir. Ücret alacaklarında zaman aşımı süresi beş yıldır.

Ücretin Saklı Kısmı

Çalışanların aylık ücretlerinin ¼’ünden fazlası haczedilemez ve başkasına devir ve temlik olunamaz. İcra kesintileri, aksi belirtilmediği sürece, maaş ödeme gününden itibaren 7 gün içinde ilgili icra müdürlüğü hesabına yatırılmalıdır. Bakmakla yükümlü oldukları aile bireyleri için hâkim tarafından takdir olunan nafaka borcu alacakları için ise bir sınırlama bulunmamaktadır.

  • Related Posts

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir