
Her geçen yıl sosyal olarak hissettiğimiz duygulara farklı isimler koyuyor, onların yoğunluğu altında yardım çığlıklarımızı belki biri duyar diye bekliyoruz. Bu senenin trend başlığı da kalabalık yalnızlık. Aslında dijital çağın ve hızlı tüketimin yan etkisi olarak milenyumun başından beri kendini hissettiren bu kavram, artık tamamen kurumsal ortamları da ele geçirmiş durumda.
Kalabalık yalnızlık, isminden de anlaşılacağı gibi sürekli sosyal ortam ya da kurumsalın içinde bulunup kendine yer edinememe, kendini rahat hissetmeme ve bu döngünün içinde kaybolmuş gibi hissetme hali. Aslında dönem dönem sosyal ortamlarımızda bunu yaşıyor ve bazen kısa depresyonlarla bazen de duygu değişimleri ile üstesinden geliyoruz. Ancak iş ortamında bu durumun etkilerini bu kadar çabuk atlatmak maalesef mümkün olmuyor.
Kurumsal ortamda kalabalık yalnızlık çalışanların bir tercihi gibi algılanıyor. Aynı geçtiğimiz yıl çokça üstüne konuştuğumuz sessiz istifa gibi bu karar da çalışan tarafından alınmış olarak gözüküyor. Aslında bu durum, şirketin yanlış uygulamaları ya da çalışanların kendilerini samimi bir ortamda hissetmemeleri sonucunda, kaçınılmaz bir son olarak karşımıza çıkıyor.
Kurumsal kalabalık yalnızlık öncesinde iş ortamından soğumayı ve beraberinde de birlikte çalışılan insanlarla olan muhattaplığın zaman içerisinde ölmesi anlamına geliyor. Bu da ilk başlarda sadece işine odaklanmış bireylerin verimliliğini arttırsa da uzun vadede işten soğuma ve çalışma isteğinin azalmasına sebep oluyor. Bunun sonucu da ya sessiz istifalara ya da kovulmaya kadar varıyor.
Özellikle düşük maaş, yüksek iş gücü beklenen ve iyileştirme yapılmayan iş yerlerinde çalışanların kalabalık yalnızlık yaşamaması mümkün değil. Kurumsal hayattan öncelikli beklentimiz iş arkadaşlarımızda olan dostluğumuz değil, verimli bir çalışma sistemi ve hak edilen maaştır. Çevremizin iyi olması ve sosyal bağları iş yerinde de kurmak bu iki maddenin yanında ballı kaymak oluyor. Ancak maaşın ve işin tatmin etmemesi, işverenlerin yaptıkları düzenlemelerin yetersizliği neticesinde kalabalık yalnızların çığlıklarını daha çok duymaya başlayacağız.
Kalabalık yalnızlık iş hayatında daha çok duyacağımız en modern kavramlarımzdan. Bu durumdan oluşan çığlıkların en kısa sürede iş verenler tarafından duyulmasını umut ediyoruz ki artık yalnızlıklardan değil, verimli çalışma sistemlerinden bahsedebilelim.