
İçindekiler
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nda 17inci Yıl: Bölgesel Dayanışma ve Ticaretin Yeni Ufukları

4 Temmuz 2025 tarihinde, Azerbaycan’ın Hankendi şehrinde düzenlenen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 17. Zirvesi, bölgesel işbirliği ve dayanışmanın güçlendirilmesi adına önemli bir dönüm noktası olarak tarihe geçti. Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Ömer Bolat, zirveye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kardeş ülkelerimizle dayanışma ruhu içinde çalışmaya kararlıyız” diyerek, Türkiye’nin bu önemli platformdaki lider rolünü ve bölgesel işbirliğine olan bağlılığını bir kez daha vurguladı. Zirve, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in ev sahipliğinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti ve bölgesel ticaretin, barışın ve istikrarın güçlendirilmesi için önemli mesajlar içeriyordu.
EİT’nin Tarihsel Önemi ve Türkiye’nin Rolü
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, 1985 yılında Türkiye, İran ve Pakistan’ın öncülüğünde kurulmuş bir bölgesel işbirliği platformudur. Bugün, Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan gibi üye ülkelerle geniş bir coğrafyayı kapsayan EİT, siyasi, ekonomik ve ticari bağların güçlendirilmesi için kritik bir rol üstleniyor. Bakan Bolat’ın da belirttiği üzere, EİT sadece ekonomik bir platform olmanın ötesine geçerek, bölgesel barışın, huzurun ve istikrarın teminatı haline gelmiştir. Türkiye, kuruluşundan bu yana teşkilatın lokomotif güçlerinden biri olarak, üye ülkeler arasında ticaret hacminin artırılması, gümrük süreçlerinin kolaylaştırılması ve iş dünyası arasında çok yönlü işbirliklerinin geliştirilmesi için yoğun çaba sarf etmiştir.
Hankendi’de gerçekleştirilen 17. Zirve, EİT’nin bu misyonunu bir kez daha gözler önüne serdi. Zirve, üye ülkeler arasında kardeşlik ve dostluk bağlarının güçlendirilmesi, ortak hedeflere ulaşılması ve bölgesel sorunlara kolektif çözümler üretilmesi açısından önemli bir fırsat sundu. Bakan Bolat, Türkiye’nin bu platformdaki lider rolünü vurgularken, özellikle enerji, iklim değişikliği ve tecrübe paylaşımı gibi alanlarda ortak adımlar atılmasının önemine dikkat çekti.
Zirvenin Ana Gündemi: Ticaret ve Dayanışma
Zirvenin ana gündem maddelerinden biri, EİT üyesi ülkeler arasında ticaret hacminin artırılmasıydı. Bakan Bolat’ın açıklamalarına göre, bölgesel ticaret hacmi şu anda 100 milyar doları aşmış durumda. Ancak Türkiye, bu rakamı daha da yukarılara taşımak için kararlı adımlar atmaya devam ediyor. Gümrük süreçlerinin kolaylaştırılması, iş dünyası arasında işbirliklerinin artırılması ve yeni ticaret anlaşmaları, bu hedefe ulaşmada kilit rol oynuyor.
Zirvede, enerji ve iklim değişikliği gibi küresel sorunlar da masaya yatırıldı. Bölgesel işbirliğinin sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği ve enerji güvenliğini de desteklemesi gerektiği vurgulandı. Türkiye, bu alanlarda tecrübe paylaşımına açık olduğunu ve üye ülkelerle ortak projeler geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Bakan Bolat, “Kardeş ülkelerimizle dayanışma ruhu içinde çalışmaya kararlıyız” diyerek, bu ortak hedeflere ulaşmada Türkiye’nin lider bir rol üstleneceğini bir kez daha ortaya koydu.
Hankendi’nin Sembolik Önemi
Zirvenin Hankendi’de düzenlenmesi, sadece coğrafi bir tercih olmanın ötesinde, sembolik bir anlam da taşıyor. Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde yer alan Hankendi, yakın geçmişte yaşanan çatışmaların ardından barış ve istikrarın yeniden tesis edildiği bir şehir olarak öne çıkıyor. Bu nedenle, zirvenin burada düzenlenmesi, bölgesel barışa olan bağlılığın ve kardeşlik ruhunun bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Bakan Bolat, Hankendi’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederken, bu seçimin EİT’nin barış ve istikrar misyonuyla ne kadar uyumlu olduğunu da vurguladı.

Türkiye’nin Vizyonu: Daha Güçlü Bir Bölgesel İşbirliği
Türkiye, EİT çatısı altında üye ülkelerle sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi ve kültürel bağlarını da güçlendirmeyi hedefliyor. Bakan Bolat’ın açıklamaları, Türkiye’nin bu vizyonunu açıkça ortaya koyuyor. Ticaret hacminin artırılması için önerilen somut adımlar arasında, serbest ticaret anlaşmalarının genişletilmesi, lojistik altyapının geliştirilmesi ve dijital ticaretin teşvik edilmesi yer alıyor. Ayrıca, iş dünyası temsilcilerinin daha sık bir araya gelerek ortak projeler geliştirmesi ve yatırım fırsatlarının değerlendirilmesi gerektiği de vurgulandı.
Zirvede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da altını çizdiği gibi, enerji alanında ortak projeler geliştirilmesi, bölgenin küresel enerji piyasalarındaki rolünü güçlendirebilir. Türkiye, TANAP ve TAP gibi projelerle zaten bu alanda lider bir konumda bulunuyor. EİT üyesi ülkelerle enerji alanında yeni işbirlikleri, hem bölgesel ekonomiyi canlandıracak hem de enerji güvenliğini artıracaktır.
Bölgesel Barış ve İstikrar İçin EİT’nin Rolü
EİT, sadece ekonomik bir platform değil, aynı zamanda bölgesel barış ve istikrarın sağlanmasında da önemli bir aktör. Bakan Bolat, zirvenin üye ülkeler arasındaki kardeşlik ve dostluk bağlarını güçlendireceğini belirtirken, bu bağların bölgesel sorunların çözümünde kritik bir rol oynayacağına dikkat çekti. Özellikle, son yıllarda bölgede yaşanan siyasi ve ekonomik zorluklar göz önüne alındığında, EİT’nin diyalog ve işbirliği platformu olarak önemi daha da artıyor.
Zirvede, iklim değişikliği gibi küresel sorunlara karşı ortak bir mücadele vurgusu da yapıldı. Bölge ülkelerinin bu alanda ortak projeler geliştirmesi, hem çevresel sürdürülebilirliği destekleyecek hem de ekonomik büyümeye katkı sağlayacaktır. Türkiye, bu konuda liderlik yapmaya ve üye ülkelere tecrübe paylaşımı yoluyla destek olmaya hazır olduğunu ifade etti.
Sonuç: Geleceğe Yönelik Umutlu Adımlar
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 17. Zirvesi, üye ülkeler arasında dayanışma ve işbirliğinin güçlendirilmesi adına önemli bir adım oldu. Türkiye’nin liderliğinde, EİT’nin bölgesel ticaret hacmini artırma, gümrük süreçlerini kolaylaştırma ve iş dünyası arasında işbirliklerini geliştirme hedefleri, bölgenin ekonomik ve siyasi geleceği için umut verici bir tablo çiziyor. Bakan Ömer Bolat’ın vurguladığı gibi, “kardeşlik ve dostluk bağlarının” güçlendirilmesi, sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda bölgesel barış ve istikrarı da destekleyecektir.
Hankendi’de düzenlenen bu zirve, EİT’nin misyonunu bir kez daha hatırlattı: Bölgesel işbirliği, dayanışma ve ortak hedefler doğrultusunda çalışma. Türkiye, bu misyonun öncüsü olarak, üye ülkelerle birlikte daha güçlü, daha müreffeh ve daha barışçıl bir bölge inşa etme kararlılığını sürdürüyor. Zirvenin sonuçlarının, EİT üyesi ülkeler arasında yeni işbirliklerinin kapısını aralaması ve bölgesel refahı artırması temenni ediliyor.