Dünya Bankası’ndan deprem bölgesindeki işletmelere 500 milyon dolar finansman

Türkiye, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin yaralarını sarmaya devam ederken, Hazine ve Maliye Bakanlığı öncülüğünde önemli bir adım daha atıldı. Bakanlık tarafından yürütülen “Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi”nin ikinci aşaması, Dünya Bankası İcra Direktörleri Kurulu tarafından onaylandı. Bu proje, depremden etkilenen bölgelerde ekonomik toparlanmayı hızlandırmayı ve istihdamı güçlendirmeyi hedefliyor.

Projenin Detayları

Dünya Bankası, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası AŞ’ye (TKYB) Bakanlık garantisi altında tam 500 milyon dolarlık bir finansman sağlayacak. Bu finansman, deprem bölgesindeki işletmelerin uzun vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılayarak hem mevcut istihdamı korumayı hem de yeni iş fırsatları yaratmayı amaçlıyor. Proje kapsamında, depremlerden doğrudan etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa gibi 11 ilin yanı sıra, komşu iller olan Batman, Bingöl, Kayseri, Mardin, Niğde, Sivas ve Tunceli de desteklenecek.

Bu illerde faaliyet gösteren KOBİ’ler ve büyük ölçekli işletmeler, sağlanan finansmanla üretim kapasitelerini artırabilecek ve bölgedeki ekonomik canlılığı yeniden inşa edebilecek. Projenin temel hedefi, afet sonrası zor günler yaşayan bu bölgelerde istihdamın sürdürülebilirliğini sağlamak ve yeni iş imkanlarıyla halka umut olmak.

Bakan Şimşek’ten Kararlılık Mesajı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, depremin bölge ekonomisi üzerindeki yıkıcı etkilerini azaltmaya yönelik çalışmaların hız kesmeden devam ettiğini vurguladı. Şimşek, “Afetin yaralarını sararken, ekonomik toparlanmayı hızlandıracak projelere öncelik veriyoruz. Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlarla işbirliğimiz, bu süreçte büyük bir güç kaynağı. Ekonomi programımızın nihai amacı, kalıcı refah artışıdır. Bu doğrultuda, katma değerli yatırımları desteklemek, üretimi ve ihracatı artırmak ve istihdamı güçlendirmek için kararlılıkla çalışıyoruz,” dedi.

Bölgeye ve Ülkeye Katkıları

“Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi”, yalnızca deprem bölgesine değil, Türkiye ekonomisine de önemli katkılar sunacak. Finansman desteğiyle işletmelerin ayakta kalması sağlanırken, yeni istihdam alanlarının açılmasıyla bölgedeki işsizlik oranlarının azalması bekleniyor. Ayrıca, üretim ve ihracatın artması, ülke ekonomisinin genel büyüme hedeflerine de destek olacak.

Bu proje, afet sonrası toparlanma sürecinde devletin ve uluslararası ortakların iş birliğiyle attığı somut bir adım olarak öne çıkıyor. Deprem bölgesindeki vatandaşlar için hem ekonomik hem de sosyal bir can simidi niteliği taşıyan bu girişim, geleceğe dair umutları yeşertiyor.

Türkiye, zor günleri geride bırakıp yarınlara daha güçlü bir şekilde yürümek için çalışmalarına devam ederken, “Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi” gibi girişimler, bu yolda atılan değerli adımlardan biri olarak tarihe geçecek.

Ne olmuştu?

6 Şubat 2023 tarihinde, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde peş peşe iki büyük deprem meydana geldi. İlki saat 04:17’de 7,7 büyüklüğünde, ikincisi ise aynı gün saat 13:24’te 7,6 büyüklüğünde gerçekleşti. Bu depremler, “Doğu Anadolu Fay Hattı” üzerinde etkili oldu ve geniş bir bölgede yıkıma yol açtı. Depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş olmakla birlikte, Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa gibi çevre illerde de ciddi hasar meydana geldi.

Depremin Bilançosu

  • Can Kaybı ve Yaralılar: Resmi verilere göre, depremlerde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti ve on binlerce kişi yaralandı.
  • Yıkım: Binlerce bina yerle bir oldu, yüz binlerce insan evsiz kaldı. Özellikle Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman gibi illerde şehir merkezlerinde büyük çapta yıkım yaşandı.
  • Ekonomik ve Sosyal Etkiler: Bölgedeki altyapı çöktü, tarım ve sanayi faaliyetleri durma noktasına geldi. Milyonlarca insan geçim kaynaklarını kaybetti ve göç etmek zorunda kaldı.

Sonrası

Depremlerin ardından Türkiye genelinde seferberlik ilan edildi. Devlet, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası yardım ekipleri, arama-kurtarma çalışmaları ile bölgedeki insanlara destek olmak için yoğun çaba sarf etti. Ancak felaketin boyutu, toparlanma sürecinin uzun ve zorlu olacağını gösterdi. Bu bağlamda, “Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi” gibi girişimler, bölgenin ekonomik ve sosyal anlamda yeniden ayağa kalkması için kritik bir rol oynuyor.

Dünya Bankası Yatırım Yapmaya Nasıl Karar Verir


Dünya Bankası, doğrudan kendisi proje üretmez; genellikle üye ülkelerin hükümetleri veya yerel otoriteleri bir ihtiyaç belirler ve finansman talebinde bulunur. Örneğin, Türkiye Hazine ve Maliye Bakanlığı, 6 Şubat 2023 depremlerinin bölge ekonomisine vurduğu darbeyi hafifletmek için “Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi”ni önerdi. Bu aşamada, ülke yetkilileri projenin hedeflerini (örneğin istihdam artışı) ve ihtiyaç duyulan finansmanı netleştirir. Dünya Bankası ile yapılan ilk görüşmeler, bu işbirliğinin temelini atar.

Fizibilite Çalışmaları: Proje Gerçekten İşe Yarayacak mı?

Bir proje önerildikten sonra, Dünya Bankası’nın uzman ekipleri devreye girer. Ekonomistler, mühendisler ve sosyal bilimciler, projenin teknik ve mali fizibilitesini değerlendirir. Mesela, Türkiye’deki projede, depremden etkilenen 18 ilde KOBİ’lere ve büyük işletmelere sağlanacak 500 milyon dolarlık finansmanın bölge ekonomisine nasıl bir katkı sağlayacağı analiz edilir. Bu süreçte şu sorulara yanıt aranır:
Proje, ülkenin kalkınma öncelikleriyle uyumlu mu

Yatırımın geri dönüşü olacak mı?

Risk Analizi ve Çevresel-Sosyal Etki Değerlendirmesi

Dünya Bankası, sadece ekonomik değil, sosyal ve çevresel etkileri de göz önünde bulundurur. Finansman sağlanacak projenin riskleri (örneğin, kredilerin geri ödenememesi) detaylı bir şekilde incelenir. Ayrıca, Çevresel ve Sosyal Çerçeve (Environmental and Social Framework – ESF) standartlarına uygunluk kontrol edilir. Türkiye örneğinde, afet sonrası hassas bir bölgede çalışıldığı için, projenin topluma zarar vermemesi ve adil bir şekilde uygulanması gibi unsurlar ön plandadır.

Müzakereler ve Anlaşma Taslağı

Fizibilite ve risk analizleri tamamlandıktan sonra, Dünya Bankası ile ülke arasında resmi müzakereler başlar. Bu aşamada, finansman miktarı, geri ödeme koşulları ve projenin uygulanma şekli netleşir. Türkiye’de olduğu gibi, bazen finansman bir yerel bankaya (örneğin, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’na) Bakanlık garantisiyle sağlanır. Bu garanti, Dünya Bankası’nın riskini azaltır ve ülkeye güvenini pekiştirir. Müzakereler sonunda bir kredi anlaşması taslağı hazırlanır.

İcra Direktörleri Kurulu’nun Onayı

Dünya Bankası’nın en üst karar organı olan İcra Direktörleri Kurulu, projenin nihai onay merciidir. 189 üye ülkeyi temsil eden 25 icra direktöründen oluşan bu kurul, genellikle haftalık toplantılarla çalışır. Türkiye’ye 500 milyon dolarlık finansman, 1 Nisan 2025 itibarıyla onaylandığına göre, kurul bu tarihe yakın bir toplantıda projeyi gündemine almış ve değerlendirmiştir. Kurul, projenin Dünya Bankası’nın misyonuna uygunluğunu, üye ülkelerin görüşlerini ve analiz raporlarını dikkate alarak çoğunlukla veya oybirliğiyle karar verir.

Uygulama ve İzleme

Onay alındıktan sonra fonlar serbest bırakılır ve proje hayata geçer. Ancak Dünya Bankası’nın işi burada bitmez; proje süresince düzenli olarak izleme ve değerlendirme yapılır. Türkiye’deki gibi istihdam odaklı bir projede, fonların doğru işletmelere ulaşıp ulaşmadığı, istihdam hedeflerinin gerçekleşip gerçekleşmediği gibi unsurlar takip edilir. Bu raporlar, hem şeffaflığı sağlar hem de gelecekteki projelere rehber olur.

Neden Bu Kadar Titiz Bir Süreç?

Dünya Bankası, üye ülkelerden topladığı kaynakları kullandığı için hesap verebilirlik ve etkinlik ön plandadır. Yatırımların boşa gitmemesi ve gerçekten ihtiyaç sahiplerine ulaşması için bu çok katmanlı süreç uygulanır. Türkiye gibi afet sonrası toparlanma yaşayan bir ülke için bu karar, hem acil ihtiyaçlara yanıt verme hem de uzun vadeli kalkınmayı destekleme amacı taşır.

Sonuç olarak, Dünya Bankası’nın yatırım kararları, teknik uzmanlık, diplomatik müzakereler ve stratejik vizyonun birleşimiyle şekillenir. Türkiye’deki “Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi” gibi örnekler, bu sürecin hem yerel hem de küresel düzeyde nasıl bir fark yaratabileceğini gösteriyor. Dünya Bankası, böylece sadece finansman değil, aynı zamanda umut ve dayanışma da sunuyor.

  • Related Posts

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir