
Table of Contents
Çorum’da 3 Bin 500 Yıllık Hitit Keten Kumaşı Sergilenmeye Başladı
Çorum’da 1995 yılında gerçekleştirilen kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkan 3 bin 500 yıllık Hitit keten kumaşı, Türkiye’de arkeolojik kazılarda ender rastlanan tekstil buluntularından biri olarak dikkat çekiyor. Bu paha biçilmez eser, uzun yıllar koruma altında tutulduktan sonra ilk kez Çorum Müzesi’nde ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Hitit medeniyetinin tekstil sanatındaki ustalığını ve ileri üretim tekniklerini gözler önüne seren bu keşif, Türkiye’nin zengin kültürel mirasına önemli bir katkı sağlıyor.
Kazı Çalışmalarında Ortaya Çıkan Benzersiz Buluntu
Hitit keten kumaşı, Çorum’un Ortaköy ilçesinde yer alan Şapinova Örenyeri’nde 1995 yılında Prof. Dr. Mustafa Süel ve Prof. Dr. Aygül Süel liderliğinde yürütülen kazı çalışmaları sırasında gün yüzüne çıkarıldı. Milattan önce 14. yüzyıla tarihlendirilen bu nadir eser, keten liflerinden dokunmuş ve zamanla bir çömlek parçasına yapışarak günümüze kadar ulaşmıştır. Kumaşın keşfi, arkeoloji dünyasında büyük yankı uyandırmış ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile Ankara Üniversitesi’nde detaylı bilimsel incelemelere tabi tutulmuştur. Analizler, kumaşın Hititler dönemine ait olduğunu ve tekstil üretiminde kullanılan ileri teknikleri yansıttığını ortaya koymuştur. Uzun yıllar Çorum Müzesi’nde özel koşullarda korunan bu eşsiz buluntu, nihayet kamuoyuyla buluştu.
Hitit Keten Kumaşının Keşfi ve Önemi
Hitit keten kumaşının keşfi, yalnızca bir arkeolojik buluntu olmanın ötesinde, Hitit medeniyetinin tekstil sanatındaki yetkinliğini ve kültürel zenginliğini anlamak açısından büyük bir öneme sahiptir. Yaklaşık 24×20 santimetre boyutlarındaki bir çömlek parçasının yüzeyine yapışmış halde bulunan kumaşın, yalnızca 3×3 santimetrelik bir kısmı günümüze ulaşabilmiştir. Bu küçük parça, oksijensiz bir ortamda kalarak binlerce yıl boyunca bozulmadan korunmuştur. Hititler, keten liflerini işleyerek dayanıklı ve estetik kumaşlar üretmişlerdir; bu da onların tarım, el sanatları ve ticaret alanındaki gelişmişliklerini gözler önüne sermektedir. Kumaşın bir çömlek parçasına yapışarak korunması, tekstil kalıntılarının arkeolojik kazılarda nadiren bulunabildiğini göstermesi açısından da dikkat çekicidir.
Tarihî Kumaşın Lansmanı Gerçekleştirildi
Hitit keten kumaşı, Çorum İş Kadınları Derneği (İŞKAD) tarafından üretilen modern Hitit keteni kumaşının tanıtım lansmanı kapsamında sergilenmeye başladı. Lansman etkinliğinde konuşan Çorum Valisi Ali Çalgan, eserin tarihî ve kültürel değerine vurgu yaparak, “Bu eser, 3 bin 500 yıl öncesinin ileri tekstil tekniklerini ve Hitit medeniyetinin gelişmişliğini bizlere gösteriyor. Çorum’un ve ülkemizin kültürel mirasına sunduğu katkı çok kıymetli” dedi. Vali Çalgan, bu keşfin aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelini artıracağını ve tarih meraklılarının ilgisini çekeceğini ifade etti. Lansman, hem arkeolojik buluntunun tanıtımı hem de modern tekstil çalışmalarına ilham kaynağı olması açısından önemli bir adım oldu.
Bilim İnsanlarının Heyecanı ve Açıklamaları
Kazı ekibinin liderlerinden Prof. Dr. Aygül Süel, kumaşın günümüze ulaşmasının büyük bir şans olduğunu belirterek, “Yaklaşık 4 bin yıl önce dokunmuş ve kullanılmış bu keten parçasının bize ulaşması mucizevi bir olay. Oksijensiz bir ortamda kalarak korunmuş olması, bu eserin değerini daha da artırıyor. Mustafa Süel hocamızın önderliğinde büyük bir titizlikle kazılarak ortaya çıkarılan bu kumaşı bugün tanıtmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Prof. Dr. Süel, kumaşın Hititlerin tekstil üretimindeki bilgi birikimini ve sanatsal yetkinliğini yansıttığını da vurguladı. Bilim insanlarının bu buluntuya duyduğu heyecan, eserin tarihî önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
Hitit Medeniyetinin Tekstil Sanatı ve Kültürel Mirası
Hititler, Anadolu’nun en köklü medeniyetlerinden biri olarak, tekstil sanatında da ileri bir seviyeye ulaşmışlardır. Keten, Hititler döneminde hem giyim hem de ev tekstili için yaygın olarak kullanılan bir malzeme olmuştur. Günlük yaşamın yanı sıra dini ritüellerde de keten kumaşlara yer verilmiş, bu da ketenin kültürel ve sembolik değerini artırmıştır. Şapinova Örenyeri’nde bulunan keten kumaş, Hititlerin dokuma tekniklerindeki ustalığını ve keten işleme süreçlerindeki sofistike yaklaşımlarını kanıtlamaktadır. Bu buluntu, Hitit medeniyetinin tekstil sanatının yalnızca pratik bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir sanat dalı olarak geliştiğini göstermektedir.
Kumaşın Korunması ve Sergilenme Süreci
Hitit keten kumaşının günümüze ulaşabilmesi için özel koruma yöntemleri uygulanmıştır. Kazıdan çıkarıldıktan sonra, kumaşın hassas yapısı dikkate alınarak temizleme ve restorasyon işlemleri titizlikle gerçekleştirilmiştir. Çömlek parçasına yapışık halde bulunan kumaş, nem ve ışık kontrollü bir ortamda saklanmış, böylece bozulması önlenmiştir. Çorum Müzesi’nde sergilenmeden önce, eserin dayanıklılığını artırmak ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak amacıyla kapsamlı bir restorasyon süreci tamamlanmıştır. Müze yetkilileri, kumaşın sergilenişiyle birlikte ziyaretçilere Hitit tekstil sanatı hakkında detaylı bilgi vermeyi ve bu nadir eseri en iyi şekilde tanıtmayı amaçlamaktadır.
Çorum Müzesi’nde Ziyaretçilere Sunulan Fırsat
Çorum Müzesi’nde sergilenmeye başlayan bu eşsiz buluntu, tarih ve arkeoloji meraklıları için büyük bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Müze, ziyaretçilere Hitit medeniyetinin tekstil sanatını, günlük yaşamını ve kültürel mirasını yakından tanıma imkânı sunuyor. Sergi, aynı zamanda Çorum’un turizm potansiyelini artırarak bölgenin kültürel zenginliklerini daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyor. Hitit keten kumaşı, tarihin derinliklerinden günümüze uzanan bir köprü olarak, insanlığın ortak mirasına değerli bir katkı sunuyor.
Sonuç: Tarihî Bir Mirasın Yeniden Canlanması
3 bin 500 yıllık Hitit keten kumaşının Çorum Müzesi’nde sergilenmeye başlaması, Türkiye’nin arkeolojik ve kültürel mirasının korunması ve tanıtılması adına önemli bir gelişmedir. Bu nadir eser, Hitit medeniyetinin teknolojik ve sanatsal başarılarını gözler önüne sererken, Çorum’un tarihî değerini de ön plana çıkarmaktadır. Hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmesi beklenen bu buluntu, bölgenin turistik ve kültürel cazibesini artırarak, geçmişle günümüz arasında güçlü bir bağ kuruyor.