ALTIN REKOR KIRIYOR: YÜKSELİŞİN SEBEBİ…


Yıl başından beri yükselişte olan altının onsu 11 Nisan itibarıyla bir rekor daha kırarak 3 bin 200 doların üzerini gördü.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin, Meksika ve Kanada’ya uygulayarak başladığı ve daha sonra bunu yüzlerce ülkeyle genişlettiği gümrük vergileri bu yükselişin ana nedeni.

11 Nisan itibarıyla Cumhuriyet altını 25 bin 700 TL’yi, 24 ayar gram altın serbest piyasada 3 bin 940 TL’yi aştı.

Yatırım bankası Goldman Sachs, 17 Şubat’ta 2025 yıl sonu altının ons fiyat öngörüsünü 3 bin 100 dolara yükseltmişti. 27 Mart’ta ise tahminini 3 bin 300 dolar olarak revize etmişti.

Peki altının fiyatı neden yükseliyor? Bu yükseliş devam edecek mi?

Trump’ın tetiklediği ticaret savaşları tedirginlik yaratıyor

BBC Türkçe‘nin sorularını yanıtlayan altın ve para piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk’e göre rekor kırılmasının ardındaki en büyük etken, ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşlarına dair açıklamaları.

“Altın fiyatları bu yıl, ekonomik veriler, faiz indirimleri gibi finansal gelişmelerle değil Trump’ın ticaret savaşını körükleyen ifadelerinin yarattığı belirsizlik ortamıyla şekilleniyor” diyor Yıldırımtürk.

ABD Başkanı Trump, 20 Ocak’ta göreve geldikten hemen sonra Çin, Kanada ve Meksika’ya gümrük vergisi uygulayacağını ilan etmişti.

Daha sonra Avrupa Birliği’ne de bir gümrük vergisi açıkladı.

Çin başta kömür olmak üzere ABD mallarına uyguladığı farklı vergilerle misillemeyle karşılık verdi.

Avrupa Birliği ve Kanada da AB’ye karşı ek gümrük vergisi paketleri açıkladı.

Trump, tüm çelik ve alüminyum ithalatına da 4 Mart’ta başlamak üzere yüzde 25 vergi koydu.

Daha sonra da ABD’ye ithal edilen mallar için en az yüzde 10’luk bir gümrük vergisi getirdi. Özellikle de Çin ile karşılıklı olarak bu vergileri yükselttiler.

Küresel piyasalar ise ABD’nin yeni gümrük vergilerinin ardından büyük bir düşüş yaşadı.

‘Siyasi, ekonomik, jeopolitik nedenler altına talebi artırıyor’

Altın ve para piyasaları uzmanı Şirin Sarı, altın talebinin “siyasi, ekonomik, jeopolitik nedenler dolayısıyla dünya çapında tabana yayıldığını” söylüyor.

Sarı’ya göre “Orta Doğu’da ateşkese dair ümitlerin azaldığı, Rusya – Ukrayna arasındaki barışın zorluğunun anlaşıldığı” gergin jeopolitik ortam altının fiyatını etkileyen faktörler arasında.

Şirin Sarı, Amerikan Merkez Bankası FED’in yıllık yüzde 2 faiz hedefinden uzaklaşmış olmasının da altının yükselişinde önemli bir faktör olduğunu düşünüyor:

“Ocak ayında beklenenden yüksek gelen ABD enflasyonu ve yeni gümrük vergilerinin enflasyona işaret etmesi, Merkez Bankası’nın faiz indirimi takvimini olumsuz yönde etkileyebilir.”

ABD’nin sahip olduğu altınlarını dünyanın en büyük fiziki altın borsası olan Londra Altın Borsası’ndan ABD’ye taşıdığına dair haberler de altına talebin göstergeleri arasında.

Londra’dan aktarılan altınlarla da beraber New York’taki COMEX borsasındaki altın miktarı Trump’ın seçilmesinden beri yüzde 116 arttı.

Merkez bankalarının altın talebi fiyatı yükseltiyor

Altına en büyük talep bir süredir merkez bankalarından geliyor. Başta Çin olmak üzere Rusya, Polonya, Hindistan, Türkiye merkez bankalarının altın alımları devam ediyor.

Şirin Sarı, özellikle Çin ve Rusya’daki kendini güvensiz hisseden iç piyasalarda altın talebinin yükseldiğini vurguluyor.

Bireysel yatırımcılar dışında kurumsal yatırımcıların da altına artan talebi söz konusu.

Özellikle Çin, ülkede bulunan sigorta şirketlerine varlıklarının yüzde 1’ini altına çevirebilmeleri iznini verdi.

Hem ABD’de hem de dünyada belirsizliğin hakim olduğu bir ortamda, altının güvenli liman özelliği ortaya çıkıyor ve talep artıyor.

Talep arttıkça da fiyat yükseliyor.

BBC Türkçe‘nin konuştuğu uzmanlar, orta ve uzun vadede de altının yükselişinin süreceğini öngörüyor.

Türkiye’de altına talep ne durumda?

Kapalıçarşı’nın nabzını tutan esnaflardan biri olan Mehmet Ali Yıldırımtürk, altının 3 bin dolar üzerine çıkacağı beklentisinin içeride de benzer şekilde olduğunu aktarıyor.

Yıldırımtürk’e göre, kur korumalı mevduat hesaplarının bu sene sona erecek olması ve yatırım fonlarına getirilen stopaj oranlarındaki artış da vatandaşların altına yönelmelerini destekliyor.

Türkiye’de altına talep, yüksek enflasyonun devam edeceği beklentisiyle de ilgili.

Merkez Bankası, 7 Şubat’taki enflasyon raporunda yıl sonu beklentisini üç puan yükselterek yüzde 24’e çekmişti.

Altın dünyada nerelerde bulunuyor?

20. yüzyıl boyunca altın üretiminin başını Güney Afrika çekiyordu.

2007’de ise denkleme yeni bir ülke girdi: O dönemden beri dünyanın en çok altın üreten ülkesi Çin.

Bugüne dek 210 bin ton altın yeryüzüne çıkarıldı.

50 bin tonluk rezervin de halen yer altında olduğu biliniyor.

Dünyada her yıl ortalama 3 bin ton kadar altın çıkartılabiliyor.

Altın madenlerinin çevre ve insan sağlığına yönelik etkileri hala tartışmalı.

Özellikle siyanür kullanımı ve su kaynaklarının tüketimi açısından altın madenlerine yönelik itirazlar sürüyor.

Türkiye’de de topraklarında altın madeni kurulmasına karşı çıkan Bergamalıların 1990’lı yıllarda başlayan eylemleri bir mihenk taşı oldu.

Son yıllarda da, Kaz Dağlarında kurulan Kirazlı altın madenine karşı verilen çevre mücadelesi gündeme geldi.

Türkiye’de halen 19 altın madeninde yılda 31 ton kadar altın üretiliyor.

  • Related Posts

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir