Table of Contents
İstanbul’da yürütülen kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında yapım için yardım verilmesine ilişkin kararda yapılan değişiklik, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Değişikliğe göre, hak sahiplerine bir konut için 875 bin liraya kadar hibe, 875 bin liraya kadar kredi, bir işyeri için 437 bin 500 liraya kadar hibe, 437 bin 500 liraya kadar kredi verilebilecek.
Cumhurbaşkanı kararıyla İstanbul’daki kentsel dönüşüm uygulamalarında hak sahiplerine sağlanan hibe, kredi ve tahliye desteği tutarları artırıldı. Yeni düzenleme, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın imzasıyla yayımlanan karara göre, 2024‘te yürürlüğe giren kararın, 3. maddesinin 5. fıkrasında yer alan “700.000 TL’ye” ibareleri “875.000 TL’ye“, “350.000 TL’ye” ibareleri “437.500 TL”ye, “1.400.000 TL’ye” ibaresi “1.750.000 TL’ye” şeklinde güncellenirken, aynı kararın 6. fıkrasında yer alan “100.000 TL” ibaresi ise “125.000 TL” olarak değiştirildi.
Değişikliğe göre, hak sahiplerine bir konut için 875 bin liraya kadar hibe, 875 bin liraya kadar kredi, bir işyeri için 437 bin 500 liraya kadar hibe, 437 bin 500 liraya kadar kredi, diğer her bir konut için 1 milyon 750 bin liraya ve diğer her bir işyeri için 875 bin liraya kadar kredi verilebilecek.
Ayrıca, 100 bin lira olarak belirlenen tahliye desteği de 125 bin lira olarak güncellendi.
Kentsel dönüşüm nedir?
Kentsel dönüşüm, şehrin bir bölümünün veya ciddi anlamda büyük bir kısmının proje kapsamında sistematik bir şekilde mevcut yapı stoklarının olası depremlere karşı toprak zeminin ve üzerindeki yapının risk değerlerinin belirlenmesi, olası depremde yıkılması ve yıkılırken çevredeki diğer yapılara zarar vermesi olasılıklarının da içine katılarak, riskli toprak zemin ve riskli yapıların kullanım dışına çıkarılarak yerine toprak zeminin yapısına uygun temelli yapıların yapılması ve bu sayede olası depremlerde yaşanabilecek can ve mal kaybının en aza indirmek için yapılan kamusalçalışmalardan biridir.
I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı sonrası kentsel dönüşüm ön plana çıktığı dönemler olmuştur.
Savaşlarda yıkılan şehirlerin inşası kentsel dönüşüm olarak planlanmıştır ve şehirlerin kültürel ve tarihsel değerlerini korumak öncelik olmuştur.
2012 yılında AK Parti hükûmetinin depreme yönelik olarak hazırladığı 6306 sayılı “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun” ile birlikte “Kentsel Dönüşüm” kavramı gündemimize gelmiştir. Bu kanunda ‘Riskli Yapı’ ve ‘Riskli Alan’ diye iki çeşit tanım yapılmıştır. Halkın riskli yapıların depremlere dayanıklı hale getirilmesi sürecini de “Kentsel Dönüşüm” kavramı ile ifade etmeye başlaması sonucu 6306 sayılı kanun Kentsel Dönüşüm Kanunu olarak telaffuz edilegelmiştir.
Yapılan eleştiriler arasında hak sahiplerine önerilecek konutların genelde hak sahibinin tapulu alanı dışında olan bölge ve yerlerin gösterilmesi nedeniyle sosyolojikaçıdan çevre ve komşuluk ilişkilerinin zarar görmesi. Ayrıca, daha sonradan yapılacak yapıların emlakdeğerinin daha çabuk yükseleceği için bırakılan alanın tam değerine denk gelmeyecek yerlerin önerilmesi.