Haziran Ayında Hazine Rekor Bütçe Açığı Verdi

Haziran Ayında Hazine Rekor Bütçe Açığı Verdi

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre, Haziran 2025’te Hazine’nin nakit bazda gelir-gider dengesi 455,1 milyar lira açık vererek aylık bazda tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Bu durum, kamu maliyesinde artan baskıyı ve borçlanma ihtiyacının büyüklüğünü gözler önüne serdi.

2025 yılının ilk altı ayında toplam nakit açığı 1,3 trilyon liraya ulaşırken, bu açığın finansmanında 1,2 trilyon liralık net borçlanma ve kısmen de kasa kullanımı devreye girdi. Bu makalede, Haziran ayına ait nakit dengesi verilerini, açığın nedenlerini ve finansman yöntemlerini detaylı bir şekilde analiz edeceğiz.

Hazine Nakit Dengesi Nedir?

Hazine nakit dengesi, devletin genel bütçeli kuruluşlarının nakit bazda gelir ve giderlerini gösteren bir tablodur. Merkezi yönetim bütçesinin önemli bir parçasını oluşturan bu veri, kamu harcamalarının ve gelirlerinin seyrini yansıtır.

  • Genel bütçe: Devletin ana gelir ve harcama kalemlerini içerir.
  • Özel bütçeli idareler: Üniversiteler, yerel yönetimler gibi kurumların bütçeleri.
  • Düzenleyici ve denetleyici kurumlar: Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) gibi kuruluşların bütçeleri.

Hazine nakit dengesi, merkezi yönetim bütçesinin öncü göstergesi olarak kabul edilir ve 16 Temmuz’da açıklanacak olan resmi bütçe verilerine ışık tutar.

Haziran 2025’te Rekor Açık: 455,1 Milyar Lira

Haziran ayında Hazine’nin nakit gelirleri 856,6 milyar lira, harcamaları ise 1,3 trilyon lira olarak gerçekleşti. Böylece, 455,1 milyar liralık açık ortaya çıktı. Bu rakam, Haziran 2024’te kaydedilen 430,7 milyar liralık açığı aşarak tarihin en yüksek aylık nakit açığı oldu.

Açığın Temel Nedenleri

  1. Yüksek Faiz Ödemeleri
  • Haziran’daki faiz ödemeleri 250 milyar liraya ulaşarak, geçen yılın aynı ayına göre %159,3 artış gösterdi.
  • Faiz dışı harcamalar ise 1,06 trilyon lira ile %19,5 arttı.
  1. Artan Kamu Harcamaları
  • Altyapı yatırımları, sosyal yardımlar ve personel giderlerindeki artış, faiz dışı harcamaları yukarı çekti.
  1. Gelir Artışının Yetersiz Kalması
  • Gelirler %54,5 artış gösterse de, harcamalardaki yükseliş karşısında yetersiz kaldı.

2025 İlk Altı Aylık Dönemde 1,3 Trilyon Liralık Açık

Ocak-Haziran döneminde Hazine’nin nakit gelirleri 5,65 trilyon lira, harcamaları ise 6,96 trilyon lira oldu. Böylece, 1,3 trilyon liralık nakit açığı ortaya çıktı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre %28,9 artış anlamına geliyor.

Son 5 Yılda Hazine Nakit Açıkları

YılNakit Açığı (Milyar TL)
2020181,9
2021142,2
2022169,4
2023625,8
20242,1 trilyon
2025 (İlk 6 Ay)1,3 trilyon

2025’in ilk yarısında kaydedilen açık, pandemi dönemi hariç son yılların tamamının yıllık açığını aşmış durumda.

Açık Nasıl Finanse Edildi?

Hazine, 1,3 trilyon liralık açığın finansmanında çeşitli kaynaklara başvurdu:

  1. Net Borçlanma: 1,2 Trilyon Lira
  • İç borçlanma: 1,32 trilyon lira
  • Dış borçlanma: Net -118,9 milyar lira (dış borç geri ödemesi fazla)
  1. Kasa ve Diğer Kaynaklar: 77,5 Milyar Lira
  • TMSF’den 3,8 milyar lira aktarım
  • Devirli-garantili borç geri dönüşleri (9 milyar lira)

İç Borçlanmada Rekor Artış

Hazine, ilk altı ayda 1,6 trilyon liralık yeni iç borçlanmaya giderken, 283,1 milyar liralık iç borç geri ödemesi yaptı. Böylece, net iç borçlanma 1,32 trilyon lira oldu. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre %134 artış anlamına geliyor.

Dış Borçlanma Düşük Kaldı

Hazine, ilk altı ayda 170 milyar liralık yeni dış borçlanma yaparken, 288,9 milyar liralık geri ödeme gerçekleştirdi. Sonuç olarak, net bazda 118,9 milyar liralık dış borç ödemesi yapıldı.

Son 12 Aylık Nakit Açığı: 2,38 Trilyon Lira

Temmuz 2024-Haziran 2025 döneminde Hazine’nin 12 aylık nakit açığı 2,38 trilyon liraya ulaştı. Bu, kamu maliyesinde sürdürülebilirlik tartışmalarını artırıyor.

Sonuç ve Değerlendirme

Hazine’nin Haziran 2025’te verdiği 455,1 milyar liralık rekor açık, kamu maliyesinde artan baskıyı gösteriyor. Yüksek faiz ödemeleri ve artan harcamalar, açığın temel nedenleri arasında.

  • Borçlanma ihtiyacı artıyor: İç borçlanma rekor seviyede, dış borçlanma ise sınırlı.
  • Enflasyon ve faiz etkisi: Artan maliyetler, bütçe dengesini zorluyor.
  • Sürdürülebilirlik endişeleri: Açığın bu hızla devam etmesi, uzun vadede mali istikrarı riske atabilir.

2025’in ikinci yarısında vergi gelirlerindeki artış ve harcama kontrolü, açığın dengelenmesi için kritik öneme sahip olacak. Ancak, mevcut eğilimler devam ederse, yıl sonunda bütçe açığının 2,5 trilyon lirayı aşması beklenebilir.

Ekonomi Politikalarına Etkisi

  • Para politikası: Merkez Bankası’nın faiz artırım ihtimali güçlenebilir.
  • Kur baskısı: Dış borçlanmanın düşük olması, döviz ihtiyacını artırabilir.
  • Vergi reformu: Gelir artışı için yeni düzenlemeler gündeme gelebilir.

Sonuç olarak, Haziran 2025 verileri, Türkiye’nin mali disiplin konusundaki sınavının devam ettiğini gösteriyor. Önümüzdeki aylarda açıklanacak bütçe ve enflasyon verileri, ekonomik politikaların yönünü belirlemede belirleyici olacak.

  • Editörün Seçimi

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir